Sureler ve Dualar
FATİHA SURESİ
Elhamdü lillâhi rabbil'alemin.
Errahmânir'rahim. Mâliki yevmiddin.
İyyâke na'budü ve iyyâke neste'în, İhdinessırâtel müstakîm.
Sırâtellezine en'amte aleyhim ğayrilmağdûbi aleyhim ve leddâllîn.
Meali ; Hamd, âlemlerin Rabbi, merhametli olan, merhamet eden
ve Din Günü'nün sahibi olan Allah'a mahsustur.
(Allahım!) Ancak sana kulluk eder ve yalnız senden yardım dileriz.
Bizi doğru yola, nimete erdirdiğin kimselerin,
gazaba uğramayanların, sapmayanların yoluna eriştir.
AYETEL KÜRSİ
Allahü lâ ilâhe illâ hüvel hayyül kayyûm.
Lâ te’huzühû sinetün ve lâ nevm.
Lehû mâ fis-semâvâti vemâ fil erd.
Menzellezî yeşfeu indehû illâ biiznihi.
ya’lemü mâ beyne eydîhim
vemâ halfehüm velâ yühîtûne bişey’in min ilmihî
illâ bimâ şâe vesia kürsiyyühüssemâvâti vel erd.
Velâ yeûdühü hıfzuhumâ ve hüvel aliyyül azîm.
Meali ; Allah... O'ndan başka İlah yoktur. Diridir, Kaimdir. O'nu uyuklama ve uyku tutmaz.
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur.
İzni olmaksızın O'nun Katında şefaatte bulunacak kimdir? O, önlerindekini ve arkalarındakini bilir.
(Onlar ise) Dilediği kadarının dışında, O'nun ilminden hiçbir şeyi kavrayıp-kuşatamazlar.
O'nun kürsüsü, bütün gökleri ve yeri kaplayıp-kuşatmıştır.
Onların korunması O'na güç gelmez. O, pek Yücedir, pek büyüktür. (Bakara Suresi 255. Ayettir)

ELİF LAM MİM (BAKARA 1-5)
Elif, lâm, mim.
Zâlikel kitâbu lâ reybe fîh(fîhi), huden lil muttekîn(muttekîne).
Ellezîneyu’minûne bil gaybi ve yukîmûnes salâte ve mimmâ razaknâhum yunfikûn.
Vellezîne yu’minûne bi mâ unzile ileyke ve mâ unzile min kablik ve bil âhireti hum yûkınûn.
Ulâike alâ huden min rabbihim ve ulâike humul muflihûn.
İnnellezîne keferû sevâun aleyhim e enzertehum em lem tunzirhum lâ yu’minûn.
Meali ; (Elif, Lâm, Mîm.) İşte o kitap, bunda şüphe yok, müttakiler (kötülükten korunacaklar) için hidayettir.
Onlar ki gaybe iman edip namazı dürüst kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan (Allah yolunda) harcarlar.
Ve onlar ki hem sana indirilene iman ederler, hem senden önce indirilene. Ahirete de bunlar kesinlikle iman ederler.
Bunlar, işte Rabblerinden bir hidayet üzerindedirler ve bunlar işte felaha erenlerdir.
KADR SURESİ
İnnâ enzelnâhü fî leyletilkadr.
Ve mâ edrâke mâ leyletülkadr.
Leyletülkadri hayrün min elfişehr.
Tenezzelülmelâiketü verrûhu fîhâ biizni rabbihim, min külli emr.
Selâmün, hiye hattâ medle'ılfecr.
Meali ,Şüphesiz biz, (Kur'an'ı) Kadir gecesinde indirdik.
Kadir gecesinin ne olduğunu sana bildiren nedir? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır.
Melekler ve ruh, Rabbi'nin izni ile her iş için o gece iner.
O, tan yeri ağırana dek esenliktir.
AMENER RASÜLÜ
Amene'rrasülü bima ünzile ileyhi min Rabbihi velmüminun.
Küllün amene billahi ve melaiketihi ve kütübihi ve rusulihi,
la müferriku beyne ehadin min rusülih,
ve kalü semi'na ve eda'na ğufraneke Rabbena ve ileykel masir.
La yükellifüllahü nefsen illa vüs'a ha leha ma kesebet ve aleyha mektesebet
Rabbena la tuahızna innesina ev ahda'na.
Rabbena vela tahmil aleyna isran kema hameltehü alellezine min kablina
Rabbena ve la tuhammilna ma la da katelena bih.
Va'fü anna vağfirlena verhamna
ente mevlana fensurna alel kavmil kafirin.
Meali ; Peygamber, Rabbi tarafından kendisine indirilene iman etti, müminler de (iman ettiler)
Her biri Allah'a, meleklerine, kitaplarına peygamberlerine iman ettiler.
''Allah'ın peygamberlerinden hiç biri arasında ayırım yapmayız. İşittik, itaat ettik.
Ey Rabbimiz, affına sığındık! Dönüş sanadır!'' dediler.
Allah her şahsı ancak gücünün yettiği ölçüde mükellef kılar.
Herkesin kazandığı (hayır) kendine, yapacağı (şer) de kendinedir.
Rabbimiz! Unutursak veya hataya düşersek bizi sorumlu tutma.
Ey Rabbimiz! Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır bir yük yükleme,
Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği işler de yükleme!
Bizi affet! Bizi bağışla! Bize acı! Sen bizim mevlamızsın.
Kafirler topluluğuna karşı bize yardım et!
HÜMEZE SURESİ
Veylün likülli hümezetin lümeze.
Ellezî ceme'a mâlen veaddedeh.
Yahsebü enne mâlehu ehledeh.
Kellâ leyünbezenne fîlhudameh.
Vemâ edrâke melhudameh.
Nâsrullâhilmûkadeh.
Elletî teddali'u 'alelef'ide.
İnnehâ'aleyhim mü'sadeh.
Fi'amedin mümeddedeh.
Meali ; Bütün koğucuların, insanları arkadan çekiştirenlerin vay haline!
Mal toplayıp, onu tekrar tekrar sayan..
Zannediyor ki malı kendisini kalıcı kılacak.
Hayır, Kesinlikle o hutameye atılacak.
Hutame nedir? Allah'ın tutuşturulmuş ateşidir.
Kalplere işleyen.. O üzerlerine kapatılacak, uzatılmış sütunlar arasında...
İNŞİRAH SURESİ
Elemneşrahleke sadrek.
Ve adağna anke vizrak,
ellezi engada zahrek.
Ve refağna leke zikrek.
Feinne maal usri yüsran.
Inne maal üsri yüsra
feiza ferağte fensab
ve ila rabbike ferğab.
Meali ,Biz, senin göğsünü yarıp-genişletmedik mi?
Ve yükünü indirip-atmadık mı?
Ki o senin belni bükmüştü Senin zikrini (şanını) yüceltmedik mi?
Demek ki, gerçekten zorlukla beraber kolaylık vardır.
Gerçekten güçlükle beraber kolaylık vardır.
Şu halde boş kaldığın zaman, durmaksızın (dua ve ibadetle) yorulmaya-devam et.
Ve yalnızca Rabbine rağbet et.
ZİLZAL SURESİ.
İzâ zülzilletil'ardu zilzâlehâ.
Ve ehrecetil ardu eskâlehâ.
Ve kalel insânü mâlehâ.
Yevmeizin tühaddisü ehbareha.
Bienne rabbeke evhâlehâ.
Yevmeizin yesdürünnâsü eştâten liyürev amâlehüm.
Femen ya'mel miskâle zerretin heyran yereh.
Ve men ya'mel miskâle zerretin şerran yereh.
Meali ; Yer, tam bir sarsıntı ile sarıldığı zaman.
Yer, ağırlıklarını çıkardığı zaman.. İnsan: Buna ne oluyor? dediğinde.. O gün, haberlerini anlatır.
Çünkü Rabbi'n ona vahyetmiştir. O gün insanlar yaptıklarını görmeleri için bölük bölük gelirler.
Kim zerre ağırlığınca iyilik yapmışsa onu görür.
Kim de zerre ağırlığınca kötülük yapmışsa onu görür.
KARİA SURESİ
Elkariatü.
Melkâriah.
Vemâ edrâke melkâriah.
Yevme yekûnünnâsü kelferâşilmebsûs.
Ve tekûnülcibâlü kel'ıhnilmenfûş.
Feemmâ men sekulet mevâzînühu.
Fehüve fî'îyşetin râdıyeh.
Ve emmâmen haffet mevâzînühu.
Feümmühu hâviyeh.
Ve mâ edrâke mâhiyeh.
Nârün hâmiyeh.
Meali ; Korkunç olay.. Nedir korkunç olay?
Korkunç olayın ne olduğunu nerden bileceksin?
O gün, insanlar, dağılmış pervaneler gibi olur.
Dağlar ise saçılmış yün gibi olur.
Kimin tartıları ağır gelirse.. O, hoşnut olacağı bir hayat içinde.
Kimin tartıları hafif gelirse.. Onun da anası Haviye..
Onun ne olduğunu sana bildiren ne? O, kızgın bir ateştir.
TEKASÜR SURESİ
Elhakümüt tekasür,
Hatta zürtümülmekabir,
Kella sevfe ta’lemun,
Sümme kella sevfe ta’lemun,
Kella lev ta’lemune ılmel yekıyn,
Le teravünnelcehıym,
Sümme leteravünneha aynelyakıyn,
Sümme le tüs’elünne yevmeizin anin neıym.
Meali ;(Mal, mülk ve servette) Çoklukla övünmek, sizi ‘tutkuyla oyalayıp, kendinizden geçirdi.
Öyle ki (bu,) mezarı ziyaretinize (kabre gidişinize, ölümünüze) kadar.
DUHA SURESİ
Vedduha.
Velleyli iza seca.
Ma vedde'ake rabbüke ve ma kala.
Ve lel'ahıretü hayrün leke minel'ula.
Ve lesevfe yu'tıyke rabbüke feterda.
Elem yecidke yetiymen feava.
Ve vecedeke dallen feheda.
Ve vecedeke 'ailen feağna.
Femmel yetiyme fela takher.
Ve emmessaile fela tenher.
Ve emma binı'meti rabbike fehaddis.
Meali ; Kuşluk vaktine andolsun,
'Karanlığı iyice çöktüğü' zaman geceye, Rabbin seni terk etmedi ve darılmadı.
Şüphesiz senin için son olan, ilk olandan (ahiret dünyadan) daha hayırlıdır.
Elbette Rabbin sana verecek, böylece sen hoşnut kalacaksın.
Bir yetim iken, seni bulup da barındırmadı mı?
Ve seni yol bilmez iken, 'doğru yola yöneltip iletmedi mi?
Bir yoksul iken seni bulup zengin etmedi mi?
Öyleyse, sakın yetimi üzüp-kahretme. İsteyip-dileneni azarlayıp-çıkışma.
Rabbinin nimetini durmaksızın anlat.
TEVBE İSTİĞFAR DUASI
Tevbe, istiğfar duâlarının manası, yaptığımız bütün günahlara pişmanlık duyduğumuzu ifade etmemiz,
bundan sonraki hayatımızda bir daha böyle günah ve kusurları işlemeyeceğimize Rabbimize söz vermemizdir.
Günah ve kusurlarına pişmanlık duyup, üzüntü ve elem hisseden mü'min, önce şu istiğfar duâsını huşû ve hudû ile okur:
Estağfirullah. Estağfirullah.
Estağfirullahe'l-azîm el-kerîm, ellezî lâ ilâhe illâ hüve'l-hayyü'l-kayyûmü ve etûbü ileyhi,
tevbete abdin zâlimin li-nefsihî, lâ yemlikü li-nefsihî mevten velâ hayâten velâ nüşûrâ.
Ve es-elühü't-tevbete ve'l-mağfirete ve'l-hidâyete lenâ, innehû, hüve't-tevvâbü'r-rahîm."
Yâ Settere'l uyûb, Yâ gaffare'z-zünûb!
Bu ana gelinceye kadar benim elimden, dilimden, gözümden, kulağımdan, ayağımdan ve elimden
bilerek veyabilmeyerek meydana gelen bütün günah ve hatalarıma tevbe ettim, pişman oldum.
Küfür, şirk, isyan, günah ve kusur her ne türlü hâl vaki oldu ise, cümlesine nadim oldum, pişmanlık duydum.
Bir daha yapmamaya azm ü cezm ü kast ettim. Sen bu tevbemi kabul eyle.
Nefsime uyup, şeytana tabi olup da aynı günah ve kusurları bir daha tekrar etmeme imkan verme, yâ Rabbi.
Bir daha iman ve ikrar ediyorum ki, Peygamberlerin evveli Âdem Aleyhisselâm,
ahiri ise Hazret-i Muhammed Aleyhisselâm, bu ikisi arasında sayılarını bilemeyeceğim kadar çok Peygamber gelmiş,
İlâhi kitapları tebliğ etmişlerdir.Bunların cümlesine inandım, iman ettim, hepsi de haktır ve gerçektir.
Bütün peygamberlere, onlara gönderilmişolan İlâhi kitaplara ve içindeki emirlere şeksiz ve şüphesiz iman ettim,
dilimle ikrar, kalbimle tasdik ediyorumve yine iman ve ikrar ediyorum ki
en son kitap Kur'ân-ı Azimüşşân ve en son Peygamber de Hazret-i Muhammed Aleyhisselâm'dır."
"Amentü billâhi ve melâiketihî ve kütübihî ve Rusulihi
ve'l-yevmi'l-âhiri ve bi'l-kaderi, hayrihî ve şerrihî minellâhi teâlâ ve'l-bâsü bade'l-mevt.
Hakkun, eşhedü en lâ ilâhe illâllah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve Resûlüh."
İSTİHARE
Yapılacak her işin iyi veya kötü olduğunu, yahut hemen yapmanın mı,
Allâhumme innî estehîruke bi-ilmike ve estakdiruke bikudratike ve es'eluke min fadlike'l-azîm.
Zira sen kadirsin, ben kadir değilim, sen bilirsin ben bilmem, sen gizlileri bilirsin.
Nebiyy-i Ekrem Efendimiz yatağına girince sağına yatar,sağ elinin içini sağ yanağına getirir,
Allahümme eslemtü nefsî ileyke.
Sırtımı sana hem korkarak, hem de ümid ederek dayadım.
Hakkun, eşhedü en lâ ilâhe illâllah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve Resûlüh."